SAHİH-İ BUHARİ

Bablar - Konular - Numaralar

KİTABU’L-MENAKİB

<< 1472 >>

DEVAM: 25. İSLAM DÖNEMİNDE NÜBUVVET ALAMETLERİ

 

حدثنا أبو اليمان: أخبرنا شعيب، عن الزهري قال: أخبرني أبو سلمة بن عبد الرحمن: أن أبا سعيد الخدري رضي الله عنه قال:

 بينما نحن عند رسول الله صلى الله عليه وسلم وهو يقسم قسما، أتاه ذو الخويصرة، وهو رجل من بني تميم، فقال: يا رسول الله اعدل، فقال: (ويلك، ومن يعدل إذا لم أعدل، قد خبت وخسرت إن لم أكن أعدل). فقال عمر: يا رسول الله، ائذن لي فيه فأضرب عنقه؟ فقال: (دعه، فإن له أصحابا يحقر أحدكم صلاته مع صلاتهم، وصيامه مع صيامهم، يقرؤون القرآن لا يجاوز تراقيهم، يمرقون من الدين كما يمرق السهم من الرمية، ينظر إلى نصله فلا يوجد فيه شيء، ثم ينظر إلى رصافه فما يوجد فيه شيء، ثم ينظر إلى نضيه - وهو قدحه - فلا يوجد فيه شيء، ثم ينظر إلى قذذه فلا يوجد فيه شيء، قد سبق الفرث والدم، آيتهم رجل أسود، إحدى عضديه مثل ثدي المرأة، أو مثل البضعة تدردر، ويخرجون على حين فرقة من الناس).

قال أبو سعيد: فأشهد أني سمعت هذا الحديث من رسول الله صلى الله عليه وسلم، وأشهد أن علي بن أبي طالب قاتلهم وأنا معه، فأمر بذلك الرجل فالتمس فأتي به، حتى نظرت إليه على نعت النبي صلى الله عليه وسلم الذي نعته.

 

[-3610-] Ebu Said el-Hudri r.a. dedi ki: "Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem, bazı malları paylaştırırken biz onun yanında idik. Derken ona Temim oğullarından bir adam olan Zul huveysira adındaki birisi gelerek:

 

Ey Allah'ın Resulü, adaletli ol, dedi. Allah Resulü:

 

Yazık sana! Eğer ben adaletli olmazsam başka kim adaletli olabilir? Eğer adaletli olmazsam zarar ve hüsrandayım, dedi. Bunun üzerine Ömer:

 

Ey Allah'ın Resulü, bana izin ver de boynunu vurayım, dedi.

 

Allah Resulü şöyle buyurdu: Hayır, onu bırak. Onun öyle arkadaşları olacak ki, sizden herhangi bir kimse kendi namazını onların namazına kıyasla, kendi orucunu onların orucuna kıyasla küçümseyecektir. Kur'an'ı okuyacaklar fakat gırtlaklarını aşmayacaktır. Okun hedefini delip geçtiği gibi dinden öylece çıkarlar. Okçu attığı okun sivri demir ucuna bakar, onda hiçbir şey görmez. Sivri uçlu demirinin tahtasına bağlandığı iplere bakar yine bir şey bulmaz. Daha sonra okun tahtasına bakar yine onda bir şey görmez. Arkasından okun tüylerine bakar yine hiçbir şey bulamaz. Hedefinin içindeki pisliği ve kanı geride bıraktığını görür. Bunların alametlerine gelince, pazularından birisi kadının memesini ya da sarkıp sallanan dışarı fırlamış bir et parçasını andıran siyah bir adam olacaktır. Bunlar insanların ayrılık içinde olduğu bir zamanda çıkacaklardır.

 

Ebu Said dedi ki: Ben bu hadisi Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'den dinlemiş olduğuma şahitlik ederrm. Yine şuna şahitlik ederim ki, Ali b. Ebi Talib onlarla savaştı ve ben de onunla beraberdim. Emir vererek bu adamın aranmasını istedi. Bu adam getirildi ve ben onun Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in kendisini nitelediği gibi olduğunu gördüm."

 

 

حدثنا محمد بن كثير: أخبرنا سفيان، عن الأعمش، عن خيثمة، عن سويد بن غفلة قال: قال علي رضي الله عنه:

 إذا حدثكم عن رسول الله صلى الله عليه وسلم، فلأن أخر من السماء أحب إلي من أكذب عليه، وإذا حدثتكم فيما بيني وبينكم، فإن الحرب خدعة، سمعت رسول الله صلى الله عليه وسلم يقول: (يأتي في آخر الزمان قوم، حدثاء الأسنان، سفهاء الأحلام، يقولون من خير قول البرية، يمرقون من الإسلام كما يمرق السهم من الرمية، لا يجاوز إيمانهم حناجرهم، فأينما لقيتوهم فاقتلوهم، فإن في قتلهم أجرا لمن قتلهم يوم القيامة).

 

[-3611-] Ali r.a. dedi ki: "Size Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'den diye bir hadis nakledecek olursam şunu bilin ki, gökten düşmek benim için ona yalan söylemekten daha çok sevdiğim bir iştir. Benimle sizin aranızdaki bir hususa dair sizinle konuşacak olursam şunu bilin ki, harb bir hiledir. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'i şöyle buyururken dinledim: Ahir zamanda yaşları küçük, akılları kıt bir takım kimseler gelecektir. Bunlar yaratılmışların en hayırlıları gibi söz söyleyecekler, fakat okun hedefini delip gitmesi gibi dinden çıkacaklardır. İmanları gırtlaklarını aşmaz. Onlarla karşılaştığınız yerde onları öldürünüz. Çünkü onları öldürmek, Kıyamet gününde onları öldürenler için bir eçir (sebebi) olacaktır."

 

Hadis ileride 5057 ve 6930 numara ile gelecektir.

 

 

Fethu'l-Bari Açıklaması:

 

" ... dinden çıkarlar." Eğer dinden maksat İslam ise, Haricilerin kafir olduğunu söyleyenlerin lehine bir delil olur. Bununla birlikte din ile itaatin kastedilme ihtimali de vardır. O takdirde bu hususta delil olacak tarafı kalmaz. Hattabi de bu görüşe meyletmiştir.